TELKİN DERGİSİ
Memleket / Abdullah Barış Yılmaz (Şiir)

Saatlerin alaturka gecelere ayarlandığı zamanlar
Ve
Fâni hayattan kurtulup büyümeye başladığım günlerde
Oturur memleketimi düşünürüm
Camdan bir vazo içinde
Kökleri hudutlarına sığmayan
Bir söğüt ağacına benzetirim memleketimi
Tarihinde mazlumları gölgesi altında korumak varken
Saydam, hain bir kıskaca esir olan
Bir memleket
Evet memleketim esir olmuştur benim
İnsanları da memleketine özenircesine
Mahsur olmuştur duvarları ordre kokan
Köhnemiş batı zindanlarına
Fabrikalarında puro dumanı yayılır
Türk toprağında Türk insanını ezer
Sermayenin makine dişlileri
Yüzünü batıya dönmekten
Boynu tutulmuş aydınları vardır
Benim memleketimin
Öyle batılılardır ki bu aydınlar
Sam Amca’nın şapkasına
Bakıp bakıp gülerler
Öyle gülerler ki
Bu kahkahalar
Dolar olarak dönüverir
Deriden yapılma
James Bond çantalarına
Ama haksızlık olmasın
Bazı aydınlarımız da vardır ki
Ani bir hareketle sola dönmüş
Kızılay meydanında
Ayı oynamaktadırlar
Tüyleri kızıl
Aklı kıt
Çökmüş
Yaşlı bir Rus ayısı
Öyle güzel oynatırlar ki ayıyı
Aydın mı Ayı, ayı mı aydın
Fark edemezsiniz...
Son Paylaşımlar
Hepsini GörDemir atmış gemiler körfeze Şark’a karşı Garp Binbir köyde, binbir müfreze Türk oğluna namustur Harp Şimdi hep yuvalanmış yılanlar yurduma Yurdumda imammış, haramı helal kılanlar Ah! Bu memleket düşme